Cemiyet Meclis’e Seçilen Mebusların Niteliklerini Beğenmiyordu
Cemiyet Meclis’e Seçilen Mebusların Niteliklerini Beğenmiyordu
İttihat ve Terakki Cemiyeti, bu raporlarda gösterilen tehlikeleri görebilecek bir halde değildi. Çünkü istibdat devrinin bırakıp gittiği çürük devlet binası içine yerleşmeğe çalışan cemiyet o binanın mütemadiyen sarsılmasından dolayı mütemadiyen başı dönüyordu ve bu baş dönmesi ona birçok tehlikeleri göstermiyordu. Gösterseydi hiç olmazsa Mebusan Meclis’ine, Meşrutiyet’ten sonra yapılan ilk intihapta seçme insanların alınmasına gayret ederdi. Seçilen memurlar içinde öyleleri vardı ki bunların nasıl olup ta kendilerini intihap ettirebildiklerini insan hayret etmekten başka bir şey yapamazdı. Mesela bunların arasında Rasih Hoca vardı. Bu hoca hakkında cemiyetin Eskişehir şubesi tarafından, Bursa Heyet-i Merkeziyes’ine gönderilen bir raporda deniliyordu ki:
“Servet ve yesarını, mali kuvvet ve iktidarını zulüm ve itisaf vasıtası, tagallüp ve istibdat aleti sayarak istibdat devrinde birçok mezalim yapıp yalnız memleketini değil, hatta Eskişehir ahalisini mutazarrır eden zulüm ve tagallüp başlarından Kütahyalı Hocazade Rasih Efendi, bu kere Kütahya Sancağı namına yapılan intihabatta üçüncü derece ekseriyetle mebus seçilmiştir. Bu zalim ve müthiş müstebidin menhus istibdat devrinde kanlı elleri, zehirli tırnaklarıyla yapmadığı fenalık kalmamıştı. Hatta hukuk-u umumiyeye taalluk eden bir çeşme meselesinden dolayı altı ay hapse mahkûm olduğu halde ilâm hükmünü, zalimlerin emellerini ve maksatlarını terviç eden Mabeyine müracaatla çıkarttığı irade ile feshe muktedir olmuştu. Bu suretle de hangi kapının bendelerinden olduğunu pek belli bir surette isbat eylemişti. Bu adam geçenlerde Bursa Cemiyet-i Merkeziyesi’nden, tahakkuk eden seyyietinden dolayı cemiyet azalığından resmen çıkarılmıştı. Yüksek insani faziletlere sahip olan zevattan teşekkül etmesi lazım gelen Mebusan Meclisi azaları arasında bu gibi rezillerin vücudu hamiyetperver mebuslarımızın yüksek maksatlarını ihlal edeceğinden merkumun mebusluktan azline ve tardına ait süratli tedbirlerin alınmasını rica ederiz.”
Bu mektup Bursa Heyet-i Merkeziyesi tarafından “Rasih Efendi’nin devr-i sabık şerirlerine istinaden zulüm ve itisafı son dereceye getirmiş olduğu mütevatir olduğundan hakkında sadır olan mahkumiyet cezası vesile ittihaz edilerek mebusluktan ıskatı için lazım gelen tedbirlere tevessül olunmak üzere Merkez-i Umumiye, derkanarıyla Selanik’e gönderilmişti. Bu derkenar, Merkez-i Umumi’de “Bursa Heyet-i Merkeziyesi’nden gelen şu tahriratın mütacasiyle -madem ki intihap edilmiştir- Meclis-i Mebusan’da icabına bakılmak üzere İstanbul Heyet-i Merkeziyesi’ne” diye bir derkenar daha ilave ederek İstanbul’a göndermişti.