Sarı Hüseyin’in Eşi Nafiye
Sarı Hüseyin’in Eşi Nafiye
Nafiye
Elazığ’lıdır. PKK Merkez Komite Üyesi Sarı Hüseyin isimli şahsın karısıdır. Bu militan 1989 yılında Apo’nun çağrısı üzerine Almanya’dan Helvi’deki Mahsum Korkmaz Akademisi’ne getirilir. Güzel bir kadın olan Nafiye, Apo’nun gözünden kaçmaz. Şam’a çağırır ve cinsel sapıklığını dayatır. Nafiye, cinsel ilişki teklifini şiddetli bir tepkiyle karşılayarak; “Benim kocam var, ben evli bir kadınım. Kocam savaşın ortasındayken bana nasıl böyle bir ahlaksızlığı dayatıyorsun?” deyip direnmeye kalkışır. Bundan sonrasını Nafiye’nin ağzından dinleyelim;
“Ben direnince, bana; “aptal sen anlamazsın bu işlerden. Cinsel ilişki insan denen yaratığın yaşamının zaruri bir parçasıdır. Ayrıca sosyal ahlakın da bir gereğidir, sen halen feodal çağda mı yaşıyorsun? Koskocaman Avrupa gibi gelişmiş yerlerde yaşamış olmana rağmen kedini feodalizmin etkisinden kurtaramamışsın, dedi ve devam etti; zaten sen parti ‘karşısında suçlusun, provokatör Avukat Hüseyin Yıldırım, üzerinde çok oyunlar oynadı. Onların etkisinde kaldın, provokatörlerin durumunu bilmene rağmen partiye bilgi vermedin, buna rağmen ben seni herhangi bir uygulamaya tabii tutmadım. Bu durumda olmana rağmen halen parti önderinin isteklerini yerine getirmekten kaçınıyorsun, direniyorsun. Önderliğe bağlılık bu mudur? Siz önderliğe böyle mi bağlısınız? Kendinizi bağladığınızı kanıtlamanız gerekiyor, yoksa karışmam ve tüm geçmişin hesabını sormak zorunda kalırım” dedi. Bende çok korktum ve adeta şok geçirdim. Ellerini omuzlarıma koyarak; “gel, gel nazlanmana gerek yoktur” dedi ve bana zorla tecavüz etti. Israrla Akademiye gönderilmek istedim fakat kabul etmedi ve bir süre sonra benden bıkmış olacak ki, Mahsum Korkmaz Akademisine gönderildim. Birkaç gün sonra baktım ki, bayanlar arasında Apo’nun bayanlara yaklaşımı tartışılıyor, onlara yanaştım fakat benden korkarak konuşmadılar. Israrım üzerine bana da anlattılar. Ben de kendi durumumu anlatınca herkes şaşırdı. Çok utanıyordum, benim durumum farklıydı, evliydim ve on yaşında bir de kızım vardı. Bir süre sonra Türkiye’ye gönderildim, burada kocamın vurularak öldürüldüğünü öğrendim. Oturup bazı arkadaşlara meseleyi anlattım. Apo bunu duyunca benim hakkımda ölüm kararı aldı. Bulunduğum yere kadar ulaşmadan PKK’dan kaçtım…”
Nafiye, halen Kuzey Irak’ta oturmaktadır.