Hacı Bektaş-ı Veli Fikirleri
Hacı Bektaş-ı Veli Fikirleri
Hac-ı Bektaş-ı Veli’ye göre, iman her şeyin başıdır. Bu yüzden iman; dört kapı, kırk makam içerisinde şeriat makamlarının birincisidir. O olmazsa hiçbir şey olmaz. O’na göre imanda kalben tasdik şarttır. Kişinin müslüman olduğunun bilinmesi için de dil ile ikrar önemlidir. Dil ile ikrar edip kalp ile tasdik etmeyen kimse münafıkdır. Ameli imandan ayırır.
Hacı Bektaş-ı Veli’ye göre, imanın altı esasına inanmak lazımdır. İnanılmazsa olmaz. İmanın en başı Allah’a inanmaktır. Ondan sonra, meleklere iman etmek gelir. Makalat’da melek kavramı için, melek ve ferişteh isimleri kullanılmaktadır. Hacı Bektaş melekleri, Kuran-ı Kerim’den nakillerle anlatmaktadır. Dört ilahi kitabın hepsini de zikrederek, bunlara iman edilmesi gerektiğini Kuran’dan referanslarla anlatır. Hülasa Hacı Bektaş Veli’nin iman anlayışı Maturudi’nin iman anlayışıyla aynıdır.
Hacı Bektaş-ı Veli’ye göre, insan Çalap Tanrı’ya kırk makamda erişir, dost olur. O kırk makâmın onu şeriat; onu tarîkat; onu mârifet: onu da hakikat içindedir.
Hacı Bektaş-ı Veli’ye göre ibadet, imandan ayrı bir cüz olmakla birlikte çok önemlidir. Şeriat kapısının birinci makâmı iman etmektir. İmanı bir hazîneye, aklı ise hazinedara benzetir. Hazinadar görevini tam olarak yapmazsa hırsız olan “İblis” o hazineyi çalar. Bu yüzden hazinedar’ın görevini iyi yapması ve hazineyi hırsızlardan koruması gerekir. İbadet yerine sık sık taat tabiri kullanılmaktadır. İbadet onun için şeriat makâmının önemlilerinden birisidir. Bunları bilmek için ilim şarttır. Bu yüzden ikinci makâm ilimdir. Üçüncü makâm, namaz, oruc, zekat, hac, cihad ve temizliktir.
Şeriat kapısının diğer makâmları ise; sırasıyla; Allah’ı görüyormüşcasına ibadet etmek, helal kazanmak ve faizi haram bilmek, nikâh kıyarak evlenmek, hayz ve loğusalıkta cinsi münasebeti haram bilmek, sünnet ve cemeat ehlinden olmak, şefkatli olmak, temiz yemek ve temiz giyinmek, ve emr-i bi’l mâ’ruf ve nehy-i ani’l münker, iyiliği emredip kötülüklerden sakındırmaktır.
Tarîkat kapısının birinci makâmı bir pîrden el alıp tövbe etmektir. Diğer makamlar ise şunlardır: Mürîd olmak, traş olarak elbise değiştirmek, nefisle mücahedede pişerek olgunlaşmak, Allah yolunda hizmet etmek, Allah’tan korkmak ve aşk-sefa fâkirliktir.
Mârifet kapısında da on makam vardır. Birincisi, edepli olmaktır. İkincisi, Allah’tan tam manasıyla korkmak; üçüncüsü, nefis terbiyesi açlık ve kanaatkarlık; dördüncüsü, sabır kanaat, ikrar ve tasdik; beşincisi, haya etmek; altıncısı, cömertlik; yedincisi, ilimde derinleşmek; sekizincisi sükunet ve miskinlik, dokuzuncusu kalp ve gönüle riayet etmek, onuncusu da kişinin kendisini bilip tanımasıdır.
Hakikat kapısının makamları da on tanedir. Bunlar da sırasıyla şunlardır: Toprak gibi mütevazi olmak, yetmiş iki milleti ayıplamamak, elinden geleni esirgememek, dünyada yaratılmış olan bütün nesnelerin kendisinden emin olması, bir zarar görmemesi, yaratılış sebebi olan Hz. Muhammed’in nurunu bulmak, sohbette hakikat sırlarını söylemek, seyr-i sülûk, sır yâni sâdır olan kerametlerini gizlemesi, münacaat ve Çalap Tanrı’ya ulaşmaktır
Hacı Bektaş-ı Veli’nin fikirlerini bütünüyle Makâlat kitabında görmemiz mümkündür. Hacı Bektaş Veli Makalât’da sık sık âyet ve hadislerden referanslar verir. Makâlat kitabı Kırk makâmın ayrıntılı olarak açıklamalarını içerir.
Mevcut eserleri incelendiğinde O’nun fikirlerinin tam olarak ehl-i sünnet fikirleriyle uyuştuğu görülür. Zaman zaman konunun daha iyi anlaşılabilmesi için benzetmelere başvurur. Bu benzetmelerde dikkat çeken husus da anlatılan konunun daha da kolaylaştırılmış olmasıdır. Rüşdü Şardağ tarafından neşredilen eseri Şerh-i Besmele’de de aynı durumu görürüz.